Putin Ukrayna ile Orta Doğu’yu nasıl birleştiriyor?

Putin Ukrayna ile Orta Doğu’yu nasıl birleştiriyor?

“Coğrafya intikam almaktır” ve “savaşı düşünmek lazım, hazırlanmanın tek yolu budur” diyen yazardır. Kathimerini, konuşmasının ardından Dış Politika Araştırma Enstitüsü (FPRI) Robert Strausz-Hupe Başkanı seçkin jeopolitik analist Robert Kaplan ile 9. Delphi Ekonomik Forumu “kütüphanesinde” buluştu. Robert Kaplan, uzun süredir güç dengesinde küresel bir çalkantı yaşadığımız konusunda hemfikir olan analist grubuna katılıyor ve sert bir şekilde “bunun artık manşetlere çıktığını” belirtiyor.

“Ukrayna’da bir savaşımız var, bu Avrupa’nın 1945’ten bu yana en büyük savaşı. Bu, 1990’larda Balkanlar’da küçük güçler arasında yaşanan ve temelde yalnızca Batılı elitleri harekete geçiren savaşlardan çok daha büyük. Bu savaşlar Batı kamuoyuna pek nüfuz etmedi.”

“Bugün,” diye açıklıyor, “açıkçası Gazze’de savaş var ve aynı zamanda üst düzey füze denizaltılarının satın alınmasıyla Asya’da silahlanmada devam eden bir büyüme var. Yani uluslararası bir topluluk yok ve birçok devlet ve bölge arasında bir güç dengesi var ve bu denge çoğu zaman barış içinde işliyor. Ancak diğer zamanlarda işe yaramıyor ya da birisi yanlış hesap yapıyor ve bu da şiddete yol açıyor. Ve sanırım şu anda bu noktadayız. Ama uluslararası bir topluluğun var olduğunu düşünmek, adeta BM’nin dünyayı yönetebileceğini ya da buna benzer bir şey söylemek anlamına geliyor ki bu da gerçekleşemez.”

Kaplan, İsrail ile İran arasındaki çatışmanın “Rusya’yı Orta Doğu’da İran’ın safına getirdiğine, çünkü Putin’in önceden İsrail ile komşuları arasında oldukça dengeli bir politikaya sahip olduğuna” dikkat çekiyor. Yazarın belirttiği gibi, “[Benjamin] Netanyahu, [Vladimir] Putin ile ilişkisinin ne kadar iyi olduğuyla övünürdü. Ancak Ukrayna savaşından bu yana bu durum değişti. Rusya, İran için yeni bir kullanım alanı keşfetti; uluslararası ortamda Putin Orta Doğu’yu Avrupa ile birleştiriyor, bu da Ukrayna’daki savaşı Orta Doğu’daki çatışmayla aynı anlama geliyor ve bunu daha çok küresel bir mücadeleye dönüştürüyor.”

Kaplan, Türkiye’ye dönerek, Recep Tayyip Erdoğan’ın uzun süre iktidarda kalmasının sonuçlarını açıklıyor. “Donald Trump’ın Amerika’yı 22 yıldır yönettiğini hayal edin” diye vurguluyor, “Adalet Bakanlığı’nın ve Dışişleri Bakanlığı’nın durumu ne olurdu? Erdoğan gerçekten birçok Türk kurumunu devre dışı bıraktı. Ancak son seçimlerde zayıfladı ve Erdoğan sonrası bir dünyayı sabırsızlıkla bekleyebiliriz. Soru şu: Türkiye ertesi gün nasıl görünecek? Kurumlar o kadar zayıf olacak ki çok istikrarsız bir demokrasiye mi sahip olacağız? Yoksa dinamik bir liderin yönetimi altında çok hızlı bir şekilde toparlanacak mı? Bilmiyorum ama Erdoğan sonrası bir dünya düşünmeye başlamamız gerektiği açık.”

Kaplan, Erdoğan’ın “Ortadoğu’da neo-Osmanlıcı bir politika izlediğini” değerlendiriyor. Nitekim ‘neo-Osmanlıcılık’ın gerçek mucidi Turgut Özal da aynısını yaptı. Erdoğan’ın, ılımlı Sünni Arap rejimleriyle değil, radikal unsurlarla aynı safta yer alması nedeniyle bu konuda berbat bir iş çıkardığı iddia edilebilir. Biliyorsunuz, bunu söylemek ironik bir şey ama Erdoğan’ın Arap dünyasında çok fazla arkadaşı yok, zira desteklerine rağmen kendisini radikal güçlerle aynı safta tutma gibi yanlış bir hesaplama yaptı.”

“1980’lerde Yunanistan’da yaşadığım, Yunanistan ile İsrail’in (Andreas) Papandreu yönetimi altında berbat ilişkilerinin olduğu bir zamanı hatırlıyorum” diyor. Adeta iki düşman ülke gibiydik. Ve o dönem bitti, bunun Doğu Akdeniz’deki doğalgazla da alakası var” dedi.

Trump’ın yeniden seçileceği yönündeki tahminler doğrulanırsa Avrupa ve Orta Doğu’da neler değişecek? “Trump geri dönerse bu pozisyonlardan birinin uygulanması bile Avrupa’yı zayıflatacak. Tüm Amerikan yönetimleri gibi Avrupa’nın tutarlı, dinamik bir destekçisi olmayacak. Avrupalılar şimdiden olası bir Trump zaferinin bedelini ödemeye başlıyor. Bunu Ukrayna’ya eklenen yardımlardan da görebilirsiniz. Savunma bütçelerini artırmaktan bahsedin, silahlı kuvvetlerini daha çok entegre etmekten bahsedin. Bütün bunlar olası bir Trump zaferinin ‘fiyatlandırılmasıyla’ ilgili.”

Sosyal Medyada Paylaşın:

BİRDE BUNLARA BAKIN

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?

Sponsorlu Bağlantılar
  • ÇOK OKUNAN
  • YORUM